Simetrik Dimetilarjinin (SDMA) Nedir ve SDMA Testi Kronik Böbrek Hastalığının Teşhisinde Nasıl Kullanılır?

Kronik böbrek hastalığı (KBH) hem kedilerde hem de köpeklerde ölüm ve yaşam kalitesinde azalmanın önemli bir nedenidir. Kronik böbrek hastalığı (KBH) görülme sıklığının köpeklerde %0,5 ila %1, kedilerde ise %1 ila %3 olduğu tahmin edilse de, yaşlı hayvanlarda risk %30 ila %50’ye kadar çıkmaktadır. Kan üre nitrojeni ve kreatinin gibi standart böbrek fonksiyon biyo-belirteçlerinin yanı sıra, simetrik dimetilarjinin (SDMA) son zamanlarda veteriner hekimlikte büyük ilgi görmektedir. Olağanüstü hassasiyeti, güvenilirliği ve hastalığın erken evrelerinde saptanabilen yükselişi nedeniyle simetrik dimetilarjinin (SDMA), böbrek hastalığı ve ilişkili diğer hastalıkların tanısal testi ve önleyici taraması için benzersiz avantajlar sunmaktadır. Tüm hastalar için hızlı ve klinik olarak aksiyon alınabilir sonuçlar sağlayan simetrik dimetilarjinin (SDMA) testleri, kronik böbrek hastalığının (KBH) erken teşhisine ve etkili şekilde tedavisine yardımcı olur.  Simetrik dimetilarjinin (SDMA) hakkında daha fazla bilgi edinmek ve kedi ve köpeklerde kronik böbrek hastalığının (KBH) tanısına yardımcı olmak için simetrik dimetilarjinin (SDMA) seviyesinin nasıl ölçüldüğünü öğrenmek için okumaya devam edin.

 

Kedi ve Köpeklerde Kronik Böbrek Hastalığı Nasıl Gelişir?

Kedi ve köpeklerde kronik böbrek hastalığı (KBH), böbreklerin işlevinde veya yapısında üç aydan uzun süren bir bozulma olarak tanımlanır. Her zaman mevcut olmasa da, kronik böbrek hastalığı (KBH) ile ilişkili klinik belirtiler arasında artan susuzluk, iştah kaybı, kusma, idrara çıkma, uyuşukluk ve ağız kokusu yer alır. Ne yazık ki, kronik böbrek hastalığının (KBH) neden olduğu nefron hasarı büyük ölçüde geri döndürülemez ve genellikle ilerleyicidir. Kronik böbrek hastalığı (KBH) kan kreatinin düzeyleri, kan simetrik dimetilarjinin (SDMA) düzeyleri, kan basıncı ölçümü ve idrar protein düzeylerine bağlı olarak farklı evreler altında değerlendirilmektedir. Yine de nefrokalsinoz, sistemik hipertansiyon, intraglomerüler hipertansiyon ve proteinüri gibi böbrek hastalığının ilerlemesiyle bağlantısı bilinen mekanizmaların çoğunun, hızlı tanı konulması halinde tedavisi mümkündür. 

Simetrik Dimetilarjinin (SDMA) Nedir?

Simetrik dimetilarjinin (SDMA), tüm çekirdekli hücrelerin hücre içi proteinlerinde bulunan arjininin metillenmiş bir formudur. Tüm çekirdekli hücreler tarafından düzenli bir biçimde üretilir ve hücre içi proteinler işlendikçe dolaşıma salınır. Nitrik oksit sentaz inhibitörü olarak işlev gören simetrik dimetilarjininin (SDMA) kedi, köpek ve insanlarda reaktif oksijen türlerinin üretimini teşvik ettiği düşünülmektedir. Simetrik dimetilarjininin (SDMA) yaklaşık %90’ı böbreklerdeki glomerüler filtrasyon yoluyla atılır. İnsanlarda karaciğer alımına dair bazı kanıtlar olsa da, simetrik dimetilarjinin (SDMA) böbrek tübüllerinde yeniden emilmez veya bilinen böbrek dışı faktörlerin çoğundan etkilenmez. Böbrek yetmezliği olan hastalarda kısa sürede biriktiğinden, simetrik dimetilarjinin (SDMA) seviyesi glomerüler filtrasyon hızı (GFR) ile güçlü bir korelasyon gösterir ve yüksek simetrik dimetilarjinin (SDMA) seviyesi insanlarda, köpeklerde ve kedilerde bozulmuş böbrek fonksiyonunu gösterir. Dolayısıyla, simetrik dimetilarjinin (SDMA) kronik böbrek hastalığı (KBH), akut böbrek hasarı, piyelonefrit, üst üriner obstrüksiyon, böbrek taşları, glomerülonefrit, konjenital hastalık gibi birçok farklı böbrek rahatsızlığı için bir biyobelirteç olarak kabul edilmektedir. Ayrıca hipertiroidizm, vektör kaynaklı hastalıklar, sistemik hipertansiyon, kardiyorenal sendrom, sepsis, kanserler ve ilaç toksisitesi gibi çeşitli diğer sağlık sorunlarını da yansıtabilir.

SDMA Testinin Avantajları Nelerdir?

Simetrik dimetilarjinin (SDMA) yanı sıra, kan üre azotu ve kreatinin böbrek fonksiyonunun en temel göstergeleridir. Üre, proteinlerin sindiriminden sonra karaciğerden gelen amonyağın parçalanması sırasında üretilirken, kreatinin kas hücrelerinin parçalanması sırasında üretilir. Simetrik dimetilarjinin (SDMA) gibi, her iki madde de büyük ölçüde böbrekler tarafından filtrasyon yoluyla atılır. Bununla birlikte, böbrekler süzme kabiliyetlerinin yaklaşık %70’ini kaybedene kadar kan üre azotu veya kreatinin konsantrasyonunda herhangi bir artış tespit edilemez. Buna karşılık, kan veya serumdaki simetrik dimetilarjinin (SDMA) seviyesi, böbrek fonksiyonlarının %30 ila 40 oranında kaybedilmesiyle birlikte artmaya başlar. Bu nedenle, simetrik dimetilarjinin (SDMA) hem kan üre nitrojeni hem de kreatinin ile karşılaştırıldığında daha hassas ve daha erken bir biyobelirteç olduğu görülmüştür. Ayrıca, simetrik dimetilarjinin (SDMA) test edilen hayvanın diyetinden, sağlık durumundan, boyutundan ve yaşından çok daha az etkilenmektedir. Yüksek proteinli bir diyet ve egzersiz üre seviyesinde geçici bir artışa neden olabilirken, yağsız kas kütlesinin kaybı kanda düşük ila normal seviyelerde kreatinin tespit edilmesine neden olabilir. Konsantrasyonu bu faktörlerden etkilenmediğinden, simetrik dimetilarjinin (SDMA) tüm hastalarda yüksek güvenilirlik gösterir.

SDMA Testi Kronik Böbrek Hastalığını Belirlemede Nasıl Kullanılır?

Köpek ve kedi numuneleriyle kullanım için uygun olan SDMA testlerinin çoğu, serum veya plazma numunelerinde simetrik dimetilarjininin (SDMA) kantitatif tayini için tasarlanmış ELISA testleridir. Kit, toplanan numunedeki simetrik dimetilarjinin (SDMA) seviyesini belirlemek için bir mikrotitre plakasının katı fazına bağlı simetrik dimetilarjinin (SDMA) kullanır. Toplanan numunedeki asillenmiş simetrik dimetilarjinin (SDMA), sabit sayıda anti-SDMA antiserum bağlanma bölgesi için katı faza bağlı simetrik dimetilarjinin (SDMA) ile rekabet eder. Sistem dengede ise, serbest antijen ve serbest antijen-antikor kompleksleri yıkama yoluyla uzaklaştırılır. Aksi takdirde, katı faz SDMA’ya bağlanan antikorlar belirlenir ve bunların miktarı, test edilen numune içindeki simetrik dimetilarjinin (SDMA) konsantrasyonu hakkında bilgi vermesi adına ters orantılı olarak değerlendirilir. Yüksek simetrik dimetilarjinin (SDMA) seviyesi glomerüler filtrasyon hızının (GFR) bozulması ile ilişkilidir ve kronik böbrek hastalığının (KBH) erken bir göstergesidir.